Sinema

Coda (2021)

Coda

Ailesi için kendini feda eden çocukların hikayesine aşinayız. Tek ebeveyn yoksa olmayanın pozisyonu alır, maddi imkan yoksa kardeşi okur o okuyamadan çalışır, anne/baba hasta veya yaşlıysa herkes evlenip çoluk çocuğa karışırken o aile büyükleri için kendini feda eder. Zaten “Annelik kutsaldır” baskısıyla büyüyen çocuklar vicdan azabıyla boğuşurken kendini sürekli borçlu da hisseder. Yoksa size tanıdık geldi mi? İşte karşınızda ailesiyle özgürlüğü arasında sıkışan bir genç kızın öyküsü: Coda

17 yaşındaki Ruby, işitme engelli ailenin işiten tek üyesidir. Balıkçı olan ailesine okula gitmeden önce yardım eden Ruby’nin gönlünde müzik yatar. Okul korosu bunun için fırsattır ama ortada bir gerçek vardır: Ya aile sorumluluklarını üstlenecektir ya hayallerinin peşinde gidecektir.

3 Oscar adayı ve 2 Altın Küre adayı filmin adı, hikayeyi özetliyor. Coda “Child of Deaf Adults” yani işitme engelli yetişkinlerin/ailenin çocuğu demek. Ayrıca coda bir bestedeki müziğin son pasajı da demektir. İki anlam da tamamen Ruby karakterine odaklanıyor. Başrol oyuncusu 9 ay boyunca hem işaret dilini öğrenmiş hem şan dersleri almış hem de balıkçı teknesinin nasıl çalıştırılacağını öğrenmiş. Ayrıca anne, baba ve abi rollerini canlandıran oyuncular gerçekte de işitme engelliler.

2014 Fransız yapımı filmden uyarlanan Coda, temiz senaryo ve kurgusuyla zamanı su gibi akıtıyor. Anlatımı samimi ve gerçekçi geldi. Oyuncular tüm duyguları çok iyi aktarmışlar. “Ben olsam ne yapardım?” diye film boyunca düşündüm. Böylesine bir yükü taşımak fiziksel ve ruhsal o kadar zor ki. Film boyunca derdiniz aileye acımak değil Ruby’nin çıkmazına kafa yormak oluyor ve bunu da başarıyor. En iyi film Oscar’ını alması imkansız sayılsa da yardımcı erkek oyuncuda “The Power of The Dog” ile yarışabilir! IMDb 8.1, 111 dk, türü dram komedi, +13

#sinemaseveranne #coda #ssaoscar #filmönerileri #filmtavsiyesi#sinema #film

Yazar hakkında

sinemaseveranne

Yorum Bırak